ALEVI ERCAKMAK BILMECESI
ÜYE OL....ÜYE OLMAK İÇİN LİNKE TIKLA
Aleviler 'Erçakmak bilmecesi'nin üstüne gidiyor |
Sivas Madımak katliamının bir numaralı sanığı olduğu belirtilen Cafer Erçakmak’ın Sivas’ta öldüğü ve gömüldüğü haberi üzerine konuşan Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Özarslan, söz konusu mezarın açılarak Erçakmak’ın kimlik tespitinin yapılmasını istedi. Erçakmak’ın Sivas’ta, Valilik ve Emniyet Müdürlüğüne yakın mesafedeki evinde yaşadığını bildiren Özarslan, “Cafer Erçakmak’ın suç ortaklarından 33’ü 18 yıldır cezaevindeler, ömür boyu da orada kalacaklarken, Erçakmak’a korumayı kim sağladı” diye sordu. ‘ERÇAKMAK YILLARDIR KORUNUYORDU’ PSAKD, Madımak katliamında yaşamını yitirenlerin yakınları ve demokratik kitle örgütleri temsilcilerinin katılımıyla dün bir basın toplantı düzenleyerek Cafer Erçakmak hakkında çıkan haberleri değerlendirdi. PSAKD Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Özarslan, “Cafer Erçakmak, o dönem, bugünkü AKP’nin orijini olan Refah Partisinin Belediye Meclis Üyesiydi ve 54 yaşındaydı. 18 yıl kaçtıktan sonra 72 yaşında şaibeli bir şekilde Sivas’ta ismiyle ortaya çıktı” diyen Özarslan, Erçakmak’ın kaçmadığını ancak birileri tarafından kaçırıldığını ve korunduğunu vurguladı. MEĞER EMNİYETİN BURNUNUN DİBİNDEYMİŞ! Erçakmak’ın Valilik ve Emniyet Müdürlüğüne birkaç yüz metre mesafede yaşadığının anlaşıldığına atıf yapan Özarslan, “Doğrusu o mezardaki ceset, gerçekten Cafer Erçakmak’a mı ait, yoksa bu da bir oyun mu, ‘öldü’ kaydıyla bir dosya kapatılmak mı isteniyor” diye sordu. 2 Temmuz 2011’de düzenlenen miting katılımcılarına Madımak Oteli önünü yasaklayan, barikat kurup gaz bombası atılmasının sorumlusunun Sivas Valisi ve Emniyet Müdürü olduğunu hatırlatan Özarslan, “18 yıldan bu yana gelmiş geçmiş bütün Sivas Valileri, savcılar, başsavcılar, emniyet müdürleri, içişleri bakanları, adalet bakanları, başbakanlar, tugay komutanları, istihbarat başkanları Erçakmak’ı kimin koruduğunu açıklamalılar” dedi. ‘BOSNA’YA GİDENLER SİVAS’I GÖRMÜYOR’ Özarslan, Madımak katliamını yapan katillerin, “Asker Bosna’ya” diye slogan attıklarına da dikkat çekerek, “Bugün Başbakan Yardımcımız Bosna’da katliamı lanetliyor. Ama sıra bu topraklarda, Sivas’da yaşanan Bosna benzeri bir katliam karşısında hükümetin takındığı, ‘Anıevi’ yutturmacası ve katliamı kınayanların otel önüne bile yaklaştırılmaması tavrı karşısında ne diyeceğiz? Bu ne yaman çelişkidir” diye sordu. Sivas’a, Madımak katliamını lanetlemeye her yıl gideceklerini vurgulayan Özarslan, “Madımak Oteli Utanç Müzesi oluncaya, Cafer Erçakmak’ı kimlerin koruduğu kolladığı belirlenip, adalete teslim edilinceye, Madımak katliamının arkasındaki karanlık güçler açığa çıkartılıp yargılanıncaya kadar mücadelemiz sürecek” dedi. KİMLİK TESPİTİ BAŞVURUSU Avukat Şenal Sarıhan ise, “Resmi bilgilere göre Fransa’da olan Erçakmak’ın Sivas’ta, evinde yaşadığını ve burada öldüğünü duyduk ama ölümün kesinleşmesini istiyoruz. Acaba Erçakmak’ın özgürce yaşamını sürdürebilmesi için böyle bir oyun mu düzenlediler merak ediyoruz” dedi. Dava sürecinin de bir sürü çarpık gelişmeye sahne olduğunu bildiren Sarıhan, Erçakmak’ın 18 yıldır arandığını ve aranmaktan kurtulmak için öldü gibi gösterilmek istenebileceğini ifade etti. Bu nedenle Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesine başvuruda bulunduklarını kaydeden Sarıhan, Erçakmak’a ait olduğu belirtilen cenazenin çıkarılarak kimlik tespiti yapılmasını talep etti. Sarıhan ayrıca, bugüne kadar sanığın bulunması konusunda açık ihmalleri olan Sivas Emniyet Müdürlüğü ve sorumlular hakkında suç duyurusunda bulunulmasını istedi. (Ankara/EVRENSEL) YANIT BEKLEYEN SORULAR ALEVİ Bektaşi Federasyonu da konuyla ilgili bir açıklama yaptı. Alevi Bektaşi Federasyonu Genel Yönetim Kurulu Başkanı Selahattin Özel imzasıyla yapılan yazılı açıklamada AKP Hükümetinden şu soruları yanıtlaması istendi: *Cafer Erçakmak’ın Sivas’ta öldüğü doğru mudur? *Cafer Erçakmak’ın Fransa’da yaşadığına yönelik haberler ve bununla ilgili “iade görüşmeleri” yalan mıydı? *Sivas katliamına karışan ancak bir türlü yakalanamayan, bazılarının daha sonra belediyelerde çalıştığı tespit edilen ve aralarında Cafer Erçakmak’ın da bunduğu bu sanıklar devlet tarafından korunan sanıklar mıydı ki yakalanıp yargı önüne çıkarılmadı? *Cafer Erçakmak gibi Sivas katliam davasında ismi ve resmi çok fazla öne çıkmış bir kişinin, devletin ve onun istihbaratlarının gözü önünde Sivas’ta yaşıyor olmasının ortaya çıkmasının sorumluları kimdir? *Hükümet yetkilileri bu konuda bir araştırma başlatmayı ve sonuçları kamuoyu ile paylaşmayı düşünüyor mu? *Bu gün AKP de yer alan bir çok yönetici, milletvekili ve Bakanın Sivas Katliamı davasında katliam sanıklarının avukatı olması ile firari sanıkların bir türlü yakalanamamaları arasında bir bağının kurulması mümkün mü? *Firari sanıkların yakalanıp adalet önüne çıkarılmasını sağlamayan sorumlular hakkında gerekli kovuşturmayı yaptırmayı düşünüyor mu? (ANKARA) EMNİYETTEN HABERSİZ FRANSA'DAN NASIL GELDİ? İstanbul’da da Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD), Sivas’taki evinde öldüğü ve gizlice gömüldüğü iddia edilen Cafer Erçakmak’a ilişkin, İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şube binasında bir basın toplantısı düzenledi. Toplantıda konuşan Atilla Özdemir, Erçakmak’ın davasının halen Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesinde devam ettiğini, Madımak Katliamı Sorumlusu Cafer Özçakmak olup olmadığı hakkında şüpheleri olduğunu açıkladı. Özdemir, dava avukatlarının yaptığı araştırmalar ve mahkemenin resmi belgelere dayanarak sunduğu dosyalara göre, firari sanık Özçakmak’ın Fransa’da yaşadığının anlaşılmasına rağmen, nasıl olur da Sivas’ta öldüğünün ve bundan devlet yetkililerinin nasıl haberinin olmadığını sordu. Özdemir, “Sanık eğer Fransa’dan Sivas’a kadar gelmişse, hangi yollarla, niçin ve nasıl Türkiye’ye giriş yapmıştır. 1998 yılına kadar kendisine emekli maaşı ödenen Sivas katliamı sanıklarından Özçakmak’ın, başından beri Sivas’ta ya da ülke içinde yaşadığı ifade edilecekse, bu konuda ihmal ve sorumluluğu bulunanlar tespit edilip adalet önüne çıkarılacak mı?” diye sordu. Özdemir, mahkemeye yaptıkları başvuru sonucu Özçakmak olduğu söylenen kişinin mezarının açılıp gerekli tespitlerin yapılmasını talep ettiklerini söyledi. (İstanbul/EVRENSEL) DEVLET ERÇAKMAK'I KORUDU MU? Sivas Madımak katliamında çocuklarını, kardeşlerini, anne-babalarını kaybeden şehit aileleri, katliamın bir numaralı sanığı Cafer Erçakmak’ın ölüm haberine şüpheyle yaklaşıyorlar. Aileler, “Erçakmak ve 6 sanık hakkında son duruşmada zaman aşımı talep edilmişti. Acaba Sivas davası kapatılmak mı isteniyor” diye sordular. Sivas katliamında kardeşi Handan Metin’i kaybeden Şehriban Metin, Erçakmak’ın Sivas’ta, kendi evinde ölmesi ve Sivas’ta gömülmesinin hukuk skandalı olduğunu belirtti. 6 sanık hakkında görülen Sivas davasında, Erçakmak’ın Fransa’da olduğunun tespit edildiği ve bu yüzden Türkiye’ye getirilmesi için resmi yazışmaların sonucunun beklendiğini hatırlatan Metin, “Erçakmak katliamın önemli sanıklarından birisi. İleri demokrasi, eşitlikçi hukuktan bahsedilirken Erçakmak’ın Sivas’ta çıkmış olması gerçekten düşündürücü ve kaygı verici” dedi. Sivas Valisi Ali Kolat’ın Madımak önünü yasak ilan ettiğini ve anmaları engellemek için elinden geleni yaptığı ifade eden Metin, “Madımak önüne yaklaştırmama ve gaz bombası atılması... Şimdi Erçakmak’ın ölümü ve son duruşmada Erçakmak ve diğer sanıklar için zaman aşımı talebi... Ayrıca kimi gazetelerde çıkan ‘Sivas’ı PKK’liler yaptı’ haberleri... Acaba dava unutturulmak mı isteniyor” diye sordu. ‘ERÇAKMAK 6 YILDIR EMEKLİ HAYATI YAŞADI’ Sivas katliamında kardeşi Gülsün Karababa’yı yitiren Zeynep Karababa ise, 2 Temmuz 2011’de Sivas’ta yapılan anma mitingine katılanlar hakkında Valiliğin suç duyurusunda bulunduğunu hatırlattı. Karababa, “Oysaki Emniyet Müdürlüğü ve Valiliğin hemen yanı başında Sivas Madımak katliamını başlatanlardan Cafer Erçakmak’ı arama gereği bile duymadılar. Sivas’ta yaşayan bu adamın 6 yıldır emekli maaşı aldığını da tespit ettik. Ama bize onun Fransa’da olduğu söylendi. Burada da devlet bizleri yanılttı” dedi. Madımak katillerinin aranmadığını ancak kendi evlerinin katliam sonrası arandığını hatırlatan Karababa, “Kardeşim öldükten sonra gelip bizim evi birkaç defa bastılar. Devlet Erçakmak’ın evine de gitmiş ama bulamamış! Böyle trajikomik bir durum. Eğer hedef saptırılmak isteniyorsa çok vahim. Bu konuda bence Başbakan, Adalet ve İçişleri Bakanları açıklama yapmalılar” diye konuştu. Madımak’ta katledildiğinde 12 yaşında olan Koray Kaya ve 16 yaşındaki Menekşe Kaya’nın annesi Hüsniye Kaya ise Erçakmak’ın öldüğüne inanmadığını belirtti. Kaya, “80-90 yaşına gelmiş bu adamın ölmeden önce çocuklarının acısını bizler gibi yaşamasını isterdim. Önce yavrularını kaybedip ciğeri yanaydı da öyle öleydi keşke”. Erçakmak’ın devlet tarafından korunduğunu vurgulayan Kaya, Sivas’ta Erçakmak’ın beslendiğini ve korunduğunu dile getirdi. (Ankara/EVRENSEL) - 13 Temmuz 2011 |